İki Çıplak Bir Hamama Yakışır Atasözü Kısaca Anlamı İki fakir kimsenin evlenmeleri çok güçtür. Birinden birinin yeteri kadar malı olmazsa, o evlilik çeşitli sıkıntıları beraberinde getirecektir. Bunun gibi, hiçbir şeye sahip olmayan iki insanın yapmak istedikleri şey aynı olsa bile, hedeflediklerini gerçekleştirip başarıya ulaşamazlar. İki Çıplak Bir Hamama Yakışır Atasözü…
İki Gönül Bir Olunca Samanlık Seyran Olur Atasözü Anlamı
			İçindekiler
İki Gönül Bir Olunca Samanlık Seyran Olur Atasözü Anlamı
Bahsedilen atasözü; birbirini seven insanlar için mal, mülk, para veya oturulan yerin bir önemi olmadığını vurgular. Birbirini seven iki insan bir araya gelince yaşadıkları yeri veya sahip oldukları mal mülkü umursamaz. Gönüller bir iken geri kalan hiçbir etmenin önemi yoktur.
İki Gönül Bir Olunca Samanlık Seyran Olur Atasözü ile İlgili Kompozisyon
İnsan hayatı boyunca birçok maddi iniş çıkış yaşayabilir, tüm mal varlığını kaybedebilir, hatta geçinemeyecek noktaya bile gelebilir. Hiçbir varlık kalıcı değildir. Başka bir atasözünün de vurguladığı gibi; dünya malı dünyada kalır.
Herkes güzel şartlara sahip olmak ister. Kimse samanlıkta yaşamak istemez. Ama yanındaki insanla sevgisi varlığını koruduğu müddetçe, bulunduğu samanlık bile olsa ona gezintiye çıkmak gibi gelir. Çünkü insanın sevdiğinin yanında olması geride kalan dış etmenleri önemsiz kılar. Bir şehri, belki bir evi güzelleştiren insanlardır. İnsanı hayatta tutan zenginliği değil içindeki sevgidir. Kusursuz bir evde tek başına yaşayan insanların, derme çatma evlerde sevgisinin varlığını iliklerine kadar hisseden insanlardan daha mutlu olduğu hiçbir yerde görülmemiştir. Sevginin gücü samanlığı bile seyran edecek güçtedir. İnsana bir bataklığı bile gül bahçesi gibi sunabilir. Çünkü gönül gözü, insana her yeri güzel gösterir. Ama ruhu bataklık içinde kıvranan insana cennet bahçesinin gülleri bahşedilse dahi mutlu olamayacaktır. Çünkü mutluluk insanın içindedir. Parayla satın alınan hiçbir şey gerçek mutluluğu getirmez. İnsan ruhu sadece duygularla beslenir. Geri kalan her şey hevestir. Gönüller bir aradayken ortaya çıkan bu sevgi, insanı uzak diyarlara götürür. Tavanı su akıtan bir kulübe içinde yıldızları izliyor olsa dahi bu ona cennet gibi gelir. Çünkü kalbinin atışı çevrenin bütün çirkinliğini yok edecek güçtedir.
Bu atasözü dünya varlıklarının sevginin yanında hiçbir önemi olmadığını özetlemektedir.
